5.31.2010

Kahrolsun İsrail ! İnsanlığa karşı savaş ...


Bu sabah saat 04.00 sularında Israil İnsanlığa Yardım Gemisi'ne yaptığı baskınla yaklaşık 10 kişiyi öldürdü. Bu insanlığa açılmış savaşı Sofistike Sportive olarak şiddetle ve nefretle kınıyoruz.


Ayrıca İskenderun'da şehit düşen 7 askerimize de Allah'tan rahmet diliyorum. Onlarında hesabı er geç sorulacaktır.

5.30.2010

Bu takıma kanat oyuncuları da gerek..



 Çoğumuz sezon içinde orta saha lazım takıma oyunu çift yönlü oynayan !.. dedik durduk sene boyunca. Evet, bu konuda haklıydık çünkü sistem için orta saha da lazımdı. Mevkiisi orta saha olan 2 adam vardı sene boyunca takımda (Elano ve Ayhan), diğer geri kalanlar ön libero sınıfına giriyordu ama sistem için 2 orta saha ile oynamamız lazımdı. Gerçekten de bunun eksikliğini çektik ama bundan daha büyük sorunumuz vardı bizim. Kewell sakatlandıktan sonra kanat/forvet eksikliği çektik tüm sene. Yani bu takıma orta saha kadar kanat oyuncusu da lazım !

Sene başına dönelim hemen, nasıl oynuyorduk bir bakalım;

Leo
Sabri - Servet - Gökhan - Hakan
Mehmet - Ayhan (Mustafa)
Arda
Keita - Baros - Kewell

Bu takım oynadığı süper futbolla bizi mest eden takım. Nedeni neydi peki ?

Takımda Arda inanılmaz formdaydı, aynı şekilde Mustafa felan da inanılmaz formdaydı. Keita'da öyleydl ve takımda kanat/forvet oyuncusu Kewell vardı her maç yardıran bir Kewell ! Ve bunların üstüne bir de Baros vardı. Düşünün yani sistem için tek eksik neredeyse orta sahaydı ama Arda'nın inanılmaz formu bu eksikliği dahi kapatıyordu, tabii Kewell ve Baros'un olması da.

Bunların üstüne Baros sakatlandı, sonra sistemin en önemli adamı Kewell sakatlandı. Arda forvet oynadı. Elano gibi bir adam defansif kullanılmak zorunda kalındı ve bu tür zorluklar sonucunda ligi 3.bitirdik.

Şimdi bakıyoruz sene başında ki takıma Kewell vardı o takımda. Bitiriciliği güzel, şutları ve oyun zekası muazzam tam bir kanat/forvet. Gol sıkıntısı felan çekmiyorduk onun oynadığı maçlarda. Tabii Baros ile birlikte oynadığında ise 3-4-5-6'ya gidiyordu her maç. İşte sene başı hücum futbolunu iyi oynamamızın ve gol sıkıntısı çekmememizin de asıl nedeni Kewell'dır dediğim gibi. O sakatlanınca herşey çok değişti.

Ve solda Kewell gibi oyuncunuz yoksa bu sistemi oynamak için mutlaka sağ ayaklı, içeri kateden, şutları ve oyun zekası iyi olan, top sürüşü de mutlaka iyi olmak zorunda olan adam almak zorundasınız. Bu tanımlara Stoch çok uyuyor izlediğim kadarıyla. Stoch konusunda orta saha neden almıyoruz da bu adamı alıyoruz diyenler vardı o yüzden zaten bu konuyu açma gereği duydum ben. Kewell gittiğine göre bize Stoch gibi adamlar lazım.

Sağ tarafa da gene ters ayaklı, top sürmesi iyi olan, oyun zekası ve şutları da iyi olan, sürekli içeri kat eden adam lazım, yani Giovani lazım.

Eğer Kewell'ınız yoksa veya Kewell gibi oyuncunuz yoksa 4-3-3 oynamanız için bu tür adamlarınız olması lazım, yoksa sıkıntı çekersiniz.

Yani işin özü bize orta saha kadar kanat oyuncusu da gerek.

Saygılar | Cem KILIÇ

5.28.2010

Yine olmadı be !


Euro 2016'ya yine aday olduk , yine olmadı. Olmayınca olmuyor , ağlayıp sızlamaya gerek yok. Bazı arkadaşlar Platini'ye de kızıyorlar ama Platini'nin de bi suçu yok. Denirse ki Platini propaganda yaptı , Şenes Erzik de vardı hem de Platini'den önce de vardı. O yüzden ne Erzik'i ne de Platini'yi suçlamaya gerek yok .

Şimdi önemli olan bir süreç daha başlıyor. Projeler vardı çeşitli.. Yollar , metrolar ve en önemlisi stadlar. Onlar yapılacak mı ? Yüzde yüz o projeler devam ettirilmeli. Türkiye'nin lüks stadlara ihtiyacı var. Siz stadınızın temellerini atın , Euro 2016'yı , 2020'yi elbet alırsınız. Ha evet ekonomi için önemli bu turnuvalar ama önce bi böyle turnuvaya gitmeyi başaralım bu daha önemli.

Federasyona ve emeği geçen kim varsa , ellerine sağlık. Olmadı...

5.27.2010

Soru-Cevap { İskender Alın-İBB }

Bugün bir Süper Lig oyuncusuyla röportaj yaptık. Zaman kısıtlıydı ki kısa cevaplarla da olsa iyi bir röportaj oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyespor'un golcü oyuncusu İskender Alın'ı blogumuzda konuk ettik.



+ Öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğin için teşekkür ediyorum. Süper Lig'de sezon bitti. Sezon başı hedeflerinize göre doğru yerde mi bitirdiniz ?

- Rica ederim tabi. Ligi en iyi şekilde bitirmek istedik elimizden geleni takımca yaptık güzel yerde bitirdiğimizi düşünüyorum.

+ İstanbul BB'nin özellikle zirveye oynayan büyük takımlara karşı daha bi motive olduğunu ve puan kaptığını görüyoruz. Bunun bir sebebi var mı ?

- Her maça aynı kazanma isteğiyle çıkıyoruz. Büyük takım yada küçük takım demedik her maçta kazanmayı daha çok istedik. Sebebi bu olsa gerek.

+ İstanbul BB ile daha 1 yıllık sözleşmen var. Önümüzdeki sezon neler getirecek? Transfer gibi bir düşüncen yada durum var mı ?

- 2011'de bitiyor evet İBB'de bir sezonum daha var ama hayırlısı neyse o olsun. Zaman gösterecek.

+ Milli Takım hedefin var mı ?

- Tabii. Her Türk oyuncu gibi bende o formayı mutlaka giymek isterim.

+ Fenerbahçe patentli olduğunu biliyorum. Bir gün Fenerbahçe'ye dönmeyi düşünüyormusun ?

- Elbette bir çok futbolcunun istediği gibi bende isterim.


+ Abdullah Avcı ve Arif Erdem hakkında ne düşünüyorsun ?

- Hocalarım çok iyi. Fazla söylenecek bişey yok zaten. Herşey ortada.

+ Bu sene Bursaspor devrimi yaşandı. İleride Türkiye Liginde Anadolu'dan ve bu 5 takımdan farklı bir şampiyon daha çıkar mı ?

- Olabilir tabii ki ligde ne olacağı belli olmuyor, kesin bu takım şampiyon olur diye yada 4 büyükten başka şampiyon çıkmaz diye düşünemeyiz. Futbol bu..

+ Taraftar sıkıntınız var. İç saha maçlarında genelde boş stada oynuyorsunuz bunun etkilerini yada sıkıntılarını çekiyor musunuz ?

- Olumlu yanları da var ama taraftar eksikliğı tabii ki yaşıyoruz her futbolcu taraftar önünde oynamak ister.

+ Tam olarak kendini en verimli hissettiğin mevkii neresi ?

- Forvet.

+ Son olarak dünyada en beğendiğin , idol olarak aldığın futbolcular kimler ?

- Thierry Henry ve Cristiano Ronaldo.

+ Çok teşekkür ederim röportaj için. Gelecek sezonda başarılar diliyorum.

- Ben teşekkür ediyorum. Umarım yardımcı olmuşumdur , Sağolun.

Önemli Duyuru !

Önemli Bir Duyuru !



Gelen bir mail üzerine bunları yazmak istiyorum, çünkü çok önemli. Galatasaraylı bir arkadaşımızın kardeşine lösemi teşhisi konulmuş. Bu kardeşimiz yıllardır abisiyle beraber Galatasaray tribünlerinde olan ve Sundaysuprize isimli blogun da sahibi. Kardeşimizin tedavisine acilen başlanması gerekiyor ve tedavinin en iyi yapılacağı yerler Çapa ve Cerrahpaşa Hastaneleri. Arkadaşlarımızın isteği ise bu iki hastaneden birisine sevk yaptırmaları için bu hastanelerde çalışan bir doktor bulmaları gerekiyor ama kendi çabalarıyla bunu pek başaramamışlar. Bu yüzden bizlerden bunu duyurmamızı rica ettiler ve bizlerde elbette kabul ettik. Çünkü bu durum ihmale gelmez ve hepimizin elimizden gelenin en iyisini yapmamız lazım. Sizden ricam, eğer arkadaşların isteklerine yardımcı olabilecek durumdaysanız aşağıda vereceğim telefon veya e-mail adresine başvurmanızdır. Kardeşimize tekrar acil şifalar diliyorum.

YUNUS DİNÇ (Kardeşi ŞÜKRÜ DİNÇ)
yunus_dinc@colpal.com
only_you89@hotmail.com
Telefon: 0 538 891 49 49

5.26.2010

Ne yaptın Jose ?!

Fotoğraftaki İnter'in teknik direktörü Jose Mourinho. Herhangi bir shop durumu yok ise gerçekten karizmayı ağır şekilde çizdirmiştir. :) Hay Allah. :)

Semih ve Ajax !




Gece bülteninde NtvSpor'da izledim. Semih'in avukatı telefonla bağlandı , merak edilenleri yanıtladı. Kanallarda zap yaparken bir anda duruverdim ve izledim. Galatasaray ile herhangi bir temas söz konusu değilmiş. Türkiye'den teklif gelmemiş. Avrupa'dan İspanya'dan ve İtalya'dan ilgilenen varmış. Lakin en ciddi teklif  ve görüşme Ajax ile olmuş. Bu da demek oluyor ki Semih Ajax'a yakın. Arada pürüzler varmış , en önemlisi de para sorunu. Bence bu sorun da aşılacaktır. Nasıl derseniz , Daum eğer kalacaksa Semih'i tutmak mümkün değil. Başka bir teknik direktör geldiğinde de kalacağını sanmıyorum. Bir ihtimal daha var o da Aykut Kocaman. Eğer o teknik direktör olursa kalma ihtimali yükseklere çıkar.

Semih ve Ajax'ı değerlendirirsek , bir kere Semih Türkiye'nin şüphesiz en iyi forvetlerinden biri. Son vuruşları etkili , pozisyonları iyi süzen , doğru zamanda doğru yerde duran bir forvet. Bu açıdan Ajax'ın aradığı adam ve en golcü adamı olabilir.

----------------Stekelenburg-----------------
-VdWiel-Alderweireld-Vertonghen-Anita-
-------------De zeeuw-Enoh-----------------
--------------------de Jong---------------------
--Rommedahl-------------Suarez----------
-------------------Pantelic---------------------

Ajax'ın genellikle oluşan kadrosu bu. Suarez ve Pantelic'in de bu transfer döneminde ayrılma ihtimalleri yüksek. Ajax'ın bu sezon gol ayakları gidecek ve bu eksiklik üzerine Semih için girişimdeler. Bir forvet için , hele hele Semih için, Hollanda ekolünü temsil eden bir takıma gitmek çok mantıklı ve akıllı bir seçim. Umuyorum taraflar arasında anlaşma sağlanır ve Semih Şentürk Hollanda semalarına doğru yola çıkar.

5.24.2010

Transfer Güncesi # Stoch .




Slovak Miroslav Stoch.. Twente'nin şampiyonluğunun baş mimarlarından biriydi bu sezon. 1989 doğumlu genç futbolcunun geleceğin yıldızı olacağı herkes tarafından biliniyor. Ayrıca Slovakya'nın Dünya Kupasındaki en büyük kozlarından biri gibi gözüküyor...

Bu sezon Twente'de kiralık olarak forma giydi. Chelsea'nin futbolcusu. Eğer Dünya Kupasında olağanüstü bir performans göstermezse Chelsea kadroya almayacak. Bu durumda iki seçenek kalıyor ya satacak yada kiralık verecek tekrardan. GSCimbom'da bir kaç üyenin bi gazeteciden alıntı yaparak söylemesi benim de ilgimi çekti , hemen kendisiyle irtibata geçtim ve saygıdeğer gazeteci abimize sordum. Ne durumda , ne oluyor diye sağolsun yanıtladı...

Miroslav Stoch'un Galatasaray'a gelme durumu ciddi bir ihtimal. Frank Rijkaard ile bire bir görüşmesi olmuş Slovak futbolcunun. Fakat oyuncunun maliyeti Galatasaray Yönetimini sıkıntıya sokuyor. En büyük sıkıntı bu eğer bu aşılırsa Miroslav gelecek sezon Parçalı formayı terletebilir.

Miroslav Stoch , Twente formasıyla bu sezon 31 maçta 11 gol attı.

Sezonun ilginç analizleri...


 Castrol Analiz  ilginç analizler çıkarmış  bu sezonla ilgili onlara bakalım bu yazıda... 

En ekonomik takım


Süper Lig’de bir puana en az para harcayan ekip Kasımpaşa oldu. Sezonu 41 puanla 10.sırada tamamlayan Kasımpaşa, en çok para harcayan takım Galatasaray oldu. Süper Lig’in 2 sezondur en pahalı kadrosunu kuran sarı-kırmızılı ekip geçen sezonu 5.sırada, bu sezonu 3.sırada tamamladı. İstikrarsızlık önemli tabii Galatasaray'ın bu başarısızlığında. Kasımpaşa'da ise Yılmaz Vural dönüm noktası oldu. Doğru tercih yaptı K'paşa yönetimi ve Türkiye'nin Barca'sı en ekonomik takım oldu. :)

En fazla oyuncu kullanan takım


Ankaraspor düşürüldükten sonra Ankaragücü ile birleşmesi bu istatistiği Ankaragücü'ne çevirdi doğal olarak. Sezonu 47 farklı oyuncuyla tamamladı ve sezon başından beri tam 19 yabancı futbolcu geldi geçti.

Her iki kalede de kral Makukula

Ligimizin 21 golle kralı Portekizli Ariza Makukula , kendi kalesine gol atmada da krallığını korudu. Galatasaray ve Antalyaspor maçlarında kendi kalesine gol atarak , 2 golle kral oldu.


Elle oynama lideri...

Sezon boyunca Galatasaray tam 32 kez elle oynama ihlali yaptı. Bu alanda liderliğini koruyor. Oyuncu bazında Keita , Selçuk ve Baros 7'şer kez elle oynamış.

En çok kafa golü atan takım

Ligi 49 golle tamamlayan Antalyaspor bu gollerin 18'ini kafayla attı. Necati ve Veysel'in payı büyük olsa gerek..

En genç golcü

Gençlerbirliği'nden transferin gözdesi Mustafa Pektemek. 1988 doğumlu Pektemek toplam 11 gol atarak bu alanda iyi bir istatistiğe sahip. Milli Takım'a ve Hiddink'e göz kırpıyor..

En çok faule maruz kalan oyuncu

Ben aslında Emre Belözoğlu diye bekliyordum ama Franco Cangele çıktı. Kayserispor'lu forvet 27 maçta 74 kez faul yapılmış.

Hat-Trick yapan 3 oyuncu


Üç oyuncu bu sezon bir maçta 3 gol attı. Sezonun 5.haftasında Trabzonspor’un deplasmanda 6-1 kazandığı B.Belediyespor maçında Egemen 3 gol birden atmış, 6.haftada Shabani Nonda Galatasaray’ın deplasmanda Kasımpaşa’yı 3-1 yendiği maçta takımının 3 golüne de atmıştı. Baros da 29.haftada Galatasaray’ın Diyarbakırspor’u 4-1 yendiği maçta takımı adına 3 gol atmayı başardı.

Listeye şöyle genel bi bakınca hiç Beşiktaş ve Bursaspor istatistiği bulunmaması ilginç geldi.

5.23.2010

Boynuz kulağı geçmiş bile ..



Van Gaal-Jose Mourinho. Usta ve çırak.. Barcelona'da beraber çalışan önce scout olan Mourinho'yu yanına alarak belki de dünyanın en iyi teknik direktörünü yarattı. Bu yüzden iki kere ustadır van Gaal ama bu gece gördük ki boynuz kulağı geçmiş. Mourinho çok parlak bir oyun olmasa da finale gelene kadar haketti. Bayern de nitekim aynı şekilde ama şahsen van Gaal hatalar yaptı bu gece.

Hatalar ve kadrodaki yetersizlik etkili oldu Bayern'in kaybetmesinde. Inter'in katı savunmasını açamadı Alman ekibi. Bunun için sadece Robben yetmedi , hani bir Ribery olsa hem maç daha keyifli olurdu hem de Bayern'in kazanma şansı artardı. Ayrıca Müller gibi bir adam nasıl bu kulüpte oynuyor şaşkınlık içersindeyim. İnanın Anadolu Takımı topçusu ayarında. Hamit-Klose değişikliği tam bir fiyasko oldu sahada Müller varken...

Inter için söylenebilecek bişey yok. Takım halinde derli toplu , çok disiplinli oynuyorlar. Diego Milito bence "Yılın Golcüsü" hatta abartalım "Yılın Oyuncusudur". Sezon başından beri istikrarlı oyununu sürdürdü ve son vuruşlarda üstad olduğunu bugün de kanıtlamış oldu.
Junior Mourinho vs Jose Mourinho

5.22.2010

Gidiyorlar...

Gidiyorlar...




Emre Aşık ve Okan Buruk. Türk futbolunun bir dönemlerine damga vurmuş iki emekçi ismi. İkisinin de gönlümde yeri çok ayrı. Okan'ın Emre Belözoğlu ile uyumu , Emre Aşık'ın Roma Polisi'ne karşı savaşı hiç unutulmayacak. Bugün ki Çek Cumhuriyeti maçında son kez sahada olacaklar.



Okan Buruk Avrupa dönüşünde Beşiktaş'a giderek Galatasaray taraftarını üzse de her zaman Galatasaraylı olduğunu saklamamıştır. Uefa destanında takımın bel kemiğiydi. Hala son penaltı atıldıktan sonra ki ayakkabısı çıkmış halde ki koşuşunu hatırlarım. :)

Emre Aşık Fenerbahçe'de başladı , Beşiktaş'a da gitti ama Galatasaray'da bi ayrı oynadı sanki. Bülent Korkmaz tipinde bir oyuncu. Yüreğini koyar , canla başla mücadele eder. Tipik bir savaşçı gibi mücadele eder. Daha geçen sezona kadar sahadaydı ama artık o da gidiyor. Özleyeceğiz Emre...

Türk Futbolu sizlere minnettar.

5.20.2010

Beşiktaş'ın Gençleri # Batuhan Karadeniz.



İlk yazımda Beşiktaş'ın Gençleri patentinde Serdar Özkan'ı yazmıştım ve Galatasaray'a gelmesi halinde büyük bir etki olacağını söylemiştim. Belki uğurlu geldi bilmiyorum ama umarım Batuhan için de uğurlu gelir. Hakikaten Türkiye'nin en iyi forvetlerinden biri şu haliyle bile. Yüzde yüz ısrar edilmedi Batuhan'a Beşiktaş'ta. Çok çok büyük yanlıştır onu Eskişehir'e satmak Beşiktaş açısından. Futbolcu için çok iyi transfer. Hem oynayabileceği bir kulüp hem de tanıdığı, sevdiği bir teknik adam var.

İlk filizlendiği anlar 2006 yılıydı. 15 yaşındayken Türk Basını tarafından farkedildi. Boru değil 25 maçta 81 gol atmıştı. U-15 Milli Takımının değişilmez adamıydı ve Hakan Şükür'ün veliahtı deniyordu. Manchester City talip deniyordu haberlerde. Daha sonra Batuhan Karadeniz Oyunlarında , Milli Takımla iyi performans gösterince Ertuğrul Sağlam'ın da beğenisini kazanarak A takım kadrosuna alındı. 2007 sezonunda forma almaya başladı. 25 Ağustos 07'deki Gaziantep maçında son dakikada gol atarak Beşiktaş'a ilk maçını kazandırdı. Buradan sonra artık önünün açık olacağını düşünüyorduk ki öyle olmadı maalesef. Beşiktaş'ın gençlerinin en önemli , değişmez özelliği olan gece hayatı devreye girdi bu noktadan sonra.



Milli Takım'da çok çirkin hareketleri oldu. Penaltı atarken atacağı köşeyi gösterdi , bir ukalalık gibi gibi şeyler bir sürü var örneği. Daha sonra imam nikahı olayları falan çıktı. Bunlar gösteriyor ki maalesef Beşiktaş kulübü gençlerin kariyer yönetimini beceremiyor. Serdar Özkan'ın da gece hayatı vardı. Batuhan'ın Eskişehir'de , Beşiktaş'ta sürekli bu gece hayatıyla ilgili haberleri çıkıyordu. Elbette futbolcunun gece hayatı olabilir ama tadında bırakmak gerek. Batuhan bırakamadı. Kariyerini etkiledi. Ona bakınca biraz İlhan Mansız-Beşiktaş ilişkisini görüyorum. Umuyorum öyle olmaz. Eskişehirspor'la 2 yıllık sözleşme imzaladı.
Keşke Es-Es'ten sonra durağı Florya olsa...

Çok Güzel Hareketler Bunlar !




Yasin Pehlivan , Veli Kavlak ve Mustafa Pektemek...

Aldığımız bilgiler sonucu bu üç oyuncuyla Galatasaray anlaştı. Bir başka arkadaşım sorunca bende öğrenmek istedim acaba bu transferler kaça patladı diye. Ortaya çıkan sonuç olağanüstü bir transfer başarısı. Adnan Polat ve Yönetimi'nin belki de en iyi transfer anlaşması oldu. Tabii futbolcu performanslarına göre de değişecek bu anlaşmanın kıymeti. Dibe de vurabilir , tavan da yapabilir.

Evet Yasin+ Veli + Mustafa Pektemek = Mehmet Topal'ın bonservisi. Yani fitlemiş bonservisler. Bu çok sağlam bir pazarlık olduğunu gösteriyor ki öyle. Özellikle Mustafa Pektemek konusunda. *

Tekrar hayırlı olsun Türk futboluna.


* ScoutGS'ye teşekkürler.

5.19.2010

İşte Galatasaray'ın yeni Türkleri !


Evet Galatasaray'ın yeni transferleri sürüyor. Şu ana kadar aldığım bilgiler sonucu kimi resmi , kimi değil 7 yerli oyuncu ile anlaşıldı.

1 - Musa Çağıran ( Resmen)
2 - Ali Turan ( Resmen)
3 - Serdar Özkan (Resmen)
4 - Veli Kavlak
5 - Yasin Pehlivan
6 - Mustafa Pektemek
7 - Mehmet Batdal (Resmen)


# Musa Çağıran

Altay'ın orta sahasında oynuyor. 1992 doğumlu oyunu iki yönlü oynayabiliyor. BankAsya 1.Ligde 31 maçta 8 gol attı. Galatasaray'da 35 numarayı giymesi bekleniyor.

# Ali Turan

Kayserispor'un stoperiydi. 1982 doğumlu. 16 maçta oynayabildi. İkinci yarıda Kayserispor yönetiminin kendisi kadro dışı bırakmasıyla hiç resmi maça çıkamadı. İlk yarıda Trabzonspor maçında kırmızı kart gördü.

# Serdar Özkan

Beşiktaş'ın gelecek vaadeden futbolcusuydu.1987 doğumlu . 12 si Süper Lig , 3'ü Türkiye Kupası 15 maçta görev aldı. Genellikle oyuna sonradan girmesine rağmen taraftarı çok çıldırtan bir isim oldu. Özellikle son vuruşlardaki eksikliğini gidermesi halinde iyi bir başlangıç yapabilir.

# Veli Kavlak

Rapid Wien takımının Türk asıllı Avusturyalı'sı Veli Kavlak. 1988 doğumlu. Avusturya Milli Takımının en genç A milli olan oyuncusu. O da orta sahada oynuyor. Barış Özbek'in teknik yüklemesi yapılmış hali. Türkiye'de çok başarılı olacağına inanıyorum. 29 maçta 4 gol 6 asisti var. 1750 dakika sahada kalmış.

# Yasin Pehlivan

Rapid Wien takımının ikinci Türk asıllı Avusturyalı'sı. 1989 doğumlu. Orta sahada görev yapıyor daha ziyade M.Topal'ın boşluğunu dolduracak gibi gözüküyor. Onunda Türkiye'de başarılı olacağına inanıyorum. 28 maçta oynamış , 2 asisti var. 1929 dakika sahada kalmış.

# Mustafa Pektemek

Gençlerbirliği'nden tanıyoruz golcüyü. 1988 doğumlu. 37 maça çıktı kupada ve ligde G.Birliği ile. Thomas Doll'ün vazgeçilmezi. Aslında ben geçen seneden bekliyordum bu transferi. Alpaslan'ın transferi hiç resmileşmedi Galatasaray tarafından muhtemelen geçen seneden anlaşılmış olabilir. 11 golü var ligde , 4'ü kafayla.

# Mehmet Batdal

Bucaspor'un en golcü adamı. Tip olarak Torres ve İbra'ya benziyor hakikatende.1986 doğumlu genç golcü. 32 maça çıktı ligde ve kupada Sarı-Mavili formayla. Şüphesiz Buca'nın Süper Lig'deki önemli kozu olacaktı ama olmadı. 16 golü var , 4 'ü kafayla. 1 tane de kendi kalesine golü var Kocaelispor maçında.

Hepsi çok yetenekli gençler bunlar. Türk futboluna katkı olarak çok şey verecekler. Umarım hepsi Türk Futboluna hizmet verecek başarılar kazandırır. Hayırlı olsun.

5.18.2010

Serdar Özkan Galatasaray'da


Mehmet Batdal ile birlikte açıklanan diğer isim de Serdar Özkan oldu. Arda'nın da bu transfer de katkısı vardır. Sıkı çalışırsa eksikliklerini giderip iyi bir oyuncu olabilir. Yetenekli bir oyuncu.

Sanada hoşgeldin diyelim Serdar.Zaten bir kaç hafta öncesinde belirtmiştik geleceğini.

http://sofistikesportive.blogspot.com/2010/05/transfer-guncesi.html
Hayırlı Olsun.

Mehmet Batdal Galatasaray'da

Mehmet Batdal ile 3 yıllık sözleşme imzaladık. Resmi sitede açıkladı.

Hayırlı Olsun.

5.17.2010

Turkcell Süper Lig 09-10 Değerlendirmesi ve En'ler



Bir koca sezonu daha acısıyla , tatlısıyla geride bırakmış bulunuyoruz dün gece itibariyle. Çok yıprananlar oldu , ıslıklananlar , ağlayanlar , maçı satmış denenler , hakemler , penaltılar , maçlar... Şüphesiz bunlara çok fazla karışmayan tek takım Bursaspor'du. Nitekim onlar mutlu sona ulaştı ve 100'er milyonluk takımları ekarte etti. Sezon başı hepimiz aslında Galatasaray ve Fenerbahçe'nin arasında geçeceğini düşünüyorduk ama Bursaspor bana göre ligin ikinci devresinde işi bitirdi. Şimdi Sezonun 11'ini ve En'lerini yazmak istiyorum.


Sezonun 11'i : Onur Kıvrak - İbrahim Üzülmez - Gökhan Gönül - Lucas Neill - Ömer Erdoğan - Kader Keita - Volkan Şen - Gustavo Colman - Emre Belözoğlu - Sercan Yıldırım - Ariza Makukula.

Sezonun Takımı : Bursaspor.
Sezonun en kötü takımı : Diyarbakırspor.
Sezonun hocası : Ertuğrul Sağlam - Bursaspor.
Sezonun Olayı : Fenerbahçe'nin son hafta faciası.
Sezonun en iyi Yabancı Futbolcusu : Ariza Makukula.
Sezonun en iyi Yabancı Hocası : Thomas Doll ( Gençlerbirliği)
Sezonun Hırçın Takımı : Diyarbakırspor.
Sezonun Hayal Kırıklığı : Galatasaray'ın 3. olması.
Sezonun en kötü yönetimi : Ali İpek - Denizlispor Yönetimi.
Sezonun Şanssızları : Semih Şentürk , Milan Baros , Rıdvan Şimşek.
Sezonun en Çıkış Yapanı : Volkan Şen.
Sezonun emektarı : İbrahim Üzülmez ve Hüseyin Çimşir.
Sezonun en Centilmeni : Gençlerbirliği.
Sezonun Rengi : Yılmaz Vural.
Sezonun hareketi : Galatasaray'ın Ali Sami Yen'de Fenerbahçe'yi alkışlaması
Sezonun en çirkin hareketi : Bilica'nın kazısı.

- Sezon Değerlendirmesi -

İlginç bir Turkcell Süper Lig sezonu olduğunu söyleyebiliriz. İlklerin yaşandığı bir lig oldu. Bursaspor çok beklenen Anadolu devrimini gerçekleştirip , beşinci büyük olma yolunda dev bir adım attı. Aynı zamanda Şampiyonlar Ligi'ne doğrudan gruplardan katılma hakkını elde etti. Diğer Anadolu takımları için de aslında bir sabır yılı oldu. Türkiye'de bazı takımlarda , şehirlerde birşeyler değişiyor. Tabular yıkılıyor. Ankaragücü , Gaziantepspor , Gençlerbirliği takımları bir ekol hocası getirerek , ona sabrediyorlar. Tıpkı Galatasaray gibi , onlarda sabır sürecindeler. Bir de Eskişehirspor , Antalyaspor gibi getirdiği yerlilerin arkasında duran takımlar var. Umarım bu 'teknik direktöre sabır ' anlayışı tüm 18 takıma yayılır ve önümüzdeki yıllarda son haftaya daha fazla heyecanla , daha fazla iddialı takımlarla gireriz.


Turkcell Süper Lig , hiiiiç bitmesin. :)

5.16.2010

Onur , Onur , Onur , Onur , Onur , Onur




52 bin kere yazmak istiyorum ama sığmaz herhalde. Maçın değerlendirmesi falan yok. Fener oynadı , Trabzon Catenaccio yaptı.

Onur'a tebriklerin en büyüğü.  Bursaspor'a Şampiyonluğu için tebrik etmeye gerek yok hakikaten olağanüstü bişey bu.

Şampiyon Bursa !

Dünyanın En Karizmatik 10 Futbolcusu !

Evet geçenlerde yaptığımız teknik adamlar sıralamasından sonra yakın zamanda bırakmış ve oynayanlar arasında en karizmatiklerini seçelim dedik.


# 10 Henrik Larsson



İsveç'in ilk karizma adamlarından. Her alanda çok başarılı bir adam Larsson. Başarısıyla olduğu kadar karizmasıyla da dikkat çekiyor bence. Onunla giriş yapıyoruz..

# 9 Olof Mellberg



İsveç'in ikinci harbi karizmatik adamlarından Olof. Sakallarıyla saçlarının uyumu oldukça iyi. 9 numaramızda o var.

# 8 Edgar Davids



Sıradışı bir Portakal var sırada. Gözlükleri ve saçları aşırı farklı gelirdi bana. Hatta Fifa 2000'lerde oyuncu yaratır hep gözlüklü yapardım. İlgi çekici bir tarzı ve karizması vardı.


# 7 Alessandro Del Piero



Sırada Juventus'un efsanevi olmuş kaptanı var. Yaşayan efsane hakikaten ve onun karizması dünyada yerini almış bile.

# 6 Francesco Totti



Bir diğer yaşayan efsane. Hatta faal efsanelerden o da. Roma'nın simgesi. Hem yakışıklılığıyla hem de karizmasıyla listemizin 6. sırasında Roma Kaptanı.

# 5 Harry Kewell





Tanıdık bir isim. Öyle bizden biri diye ekledim sanmayın , hakikaten çok karizmatik , çok yakışıklı bir adam Kewell. Galatasaray'a geldiğin için teşekkürler. :)



# 4 Thierry Henry



İngiliz ve Fransızların sevgilisi. Şimdi de İspanyolların... Thierry Henry.

# 3 Abel Xavier




Galatasaray'a gelmiş en yakışıklı , en karizmatik adamı belki de. Dünyanın en ilginç tiplerinden. Farklı adamdı Xavier !

# 2 Cristiano Ronaldo



Bir numaraya mı yazayım , ikiye mi diye çok düşündüm ama ikiye yazmak istedim. Çünkü bir numara daha sansasyonel ve karizmasını daha ön plana çıkarmış biri. Ronaldo da karizma abideliği var mutlaka. Bir de şu amatör Clear reklamlarında oynamazsa daha iyi olacak. :)

# 1 David Beckham




Bir numaraya yakışan bir isim oldu bence. Tam anlamıyla bir yıldız ve karizmatik. Attığı her adım , her gol olay. Karısı Victoria ile müthiş bir ikili hakkaten de. Bir numaramız İngiliz Beckham.

Sevgiler..

5.14.2010

En karizmatik 10 Teknik Adam !

Evet futbol dünyamızdaki en karizmatik teknik adamları bir sıralayayım dedim. :)

# 10 - Sir Alex Ferguson.


Sakızıyla özdeşleşen bir karizma arzediyor. Bu yaşa kadar gelmesine rağmen hala heyecanının kaybetmemiş olması da bir etken.

# 9 - Frank Rijkaard.



Belki Fenerbahçeliler kıskanır ama Rijkaard'da karizma abidesi. Özellikle saçları onu sıradışı kılmakta.

# 8 - Marco van Basten.




Yine bir Portakal... Futbolcuyken de çok dikkat çekerdi. Antrenörken de öyle artık. Bu resminde de Jim Carrey'e benzettim.

# 7 - Jose Couceiro.


Sırada Anteplilerin deyişiyle "Koçero" var. O da karizma üreten abilerimizden biri ve onun gibi bir hocayı ligimizde görmek çok güzel.

# 6 - Joachim Löw.



Panzer karizması Löw. Türkiye'deyken pek bakmıyordu sanki kendine. Almanya'ya gidince bi karizmalandı bu abimizde. :)

# 5 - Ricardo La Volpe.




Pek tanıyanı yoktur bu adamı. Arjantinli müthiş karizma bir adamdır. İlk olarak bende 2006 Dünya Kupasında Meksika'nın başında gördüm. Çok ilgimi çekti hatta sırf bu adam için izledim turnuvayı. Selamlarımı iletiyorum.

# 4 - Fatih Terim.




Şimdi Türksün diye kıyak geçiyosun demeyin hiç. Harbi harbi Avrupalı bir vatandaşa da sorsan bu listeye koyardı Fatih Terim'i. Sert mizacıyla ön plana çıkmış bir karizma abidesi daha.

# 3 - Quique Sanchez Flores.



Dünün kahramanı. Avrupa Ligi şampiyonu olmuş bir İspanyol karizması. İspanyolların en karizmatikleri arasında.

# 2 - Slaven Bilic.




Hırvatların kral adamıdır kendileri. Hırvatistan Teknik Direktörü. Küpeli adam diye biliriz bizlerde. Ayrıca bir rock grubunun gitaristidir de. Çok sıradışı bir karizmaya sahip. Hakkında çok şey yazılabilir.

# 1 - Jose Mourinho.



ve hepimizin aklındaki isim aslında. Jose Mourinho. Her yaptığı , her söylediği olay. Duruşu , konuşması her şeyiyle , her yanından karizma akıyor. Ne söylenebilir daha başka. :)

5.12.2010

# Transfer Güncesi

Galatasaray'ın transfer güncesine bugün başlayalım. Çeşitli söylentiler , isimler ve görüşmeler var. Özellikle yerli transferde hareketli dakikalar yaşanıyor. Yeni transferler var.Şimdi bakalım tek tek...

+ Musa Çağıran

Zaten herkes biliyor. Resmi siteden de açıklandı. Altay'ın orta sahasında görev yapıyor ve golcü yönüyle de öne çıkıyor. Bir kaç maçını izledim. Neredeyse hepsinde gol attı. :) Şimdiden hayırlı ve uğurlu olsun. Haziran 1'de takımda olacak muhtemelen.



+ Veli Kavlak

Pek bi fikrim yoktu ama bir kaç arkadaşımla görüşüp konuştum. Olumlu şeyler söylediler. 22 yaşında Türk asıllı Avusturyalı futbolcu. Türk statüsünde oynayacak olması çok büyük avantaj. Öyle yetenekli ki Avusturya Milli Takım formasını giyen en genç futbolcu. Yani Avusturya bu çocuğu çok tutuyor. Büyük bir sıkıntı olmazsa seneye Galatasaray forması giyecek.



+ Tomas Rosicky


Milan Baros'un kankası. :) Arsenal'de forma giyiyor Çek futbolcu. Görüşmeler olduğu söyleniyor. Açıkçası ben pek sıcak bakmıyorum çünkü sakatlık sorunu olan bi futbolcu. Ayrıca orta saha kadromuza bakarsak Elano varken Rosicky'i de almak büyük hata olur. Çünkü iki yönlü oynayamaz oyunu. Umarım doğru değildir :)



+ Serdar Özkan

Yazı yazmıştım hakkında. Çok yetenekli bir futbolcu. Sözleşmesi bitiyor bu yıl. Yani  Galatasaray'ın teklifi olduğu çok açık. Serdar'ın gelmesi için yeterli sebepler olsa da , takımdaki kanat oyuncularının fazla olması Serdar'ın oynama şansını aza indiriyor. Bu yüzden İspanya'dan gelen teklifleri de değerlendirebilir. Olay Serdar'da bitiyor. O hangi takımı isterse oraya gidecek. Ya Galatasaray yada İspanya Liginden bir takım. ( isim vermeyeceğim )

Bildiklerim , duyduklarım bunlardır.  Sevgiler...

Devir tersine döndü !



Yıllar değişmeyen bir klişe var. Türk antrenörler veya futbolcular devamlı yabancılar tarafından ezildiği... Ezilmekten kasıt , işte "Ahmet yerine Ahmetinho olsa takımda kalırdı" gibi sözler söyleniyor. Hala var bu dört büyük takımda da süregelen bir olay.

Bugün Guti-Rijkaard-Yönetim üçlüsü arasında bir kriz var olduğu söyleniyor. Guti'yi Rijkaard istiyor , Galatasaray yönetimi sıcak bakmıyor. Hem ekonomik hem de diğer sebeplerden. Diğer sebepleri açmak gerekirse , İspanya'dan gelen futbolcuların başarısız olması , yaşlı olması . Galatasaray yönetiminin haklı sebepleri bunlar. Bana göre haklıdır ; fakat eğer bu işin başına Rijkaard'ı getirdiyseniz buna göre davranmanız gerekir. Evet bende istemiyorum alınmasını ama Rijkaard alın diyorsa , alınmalı. Bu konuyu da yazmış oldum kısaca şimdi asıl konuya gelelim.

Rijkaard'ın gitmesi konuşuluyor. Fatih Terim , Luce ,Avcı gibi isimler geçiyor. Daum için de gidecek deniyor. Şampiyon olsa bile gönderileceği gündemde. Aragones ,Skibbe gibi sabredilemeyen adamlardan sonra Rijkaard ve Daum'a da sabredilmiyor. Hani o yerlilere sabredilmiyor kalesi yıkılıyor. Şuan Şenol Güneş , Mustafa Denizli ve Ertuğrul Sağlam üzerinde herhangi bir baskı yok görüldüğü üzere. Beşiktaş 4'üncü sırada olmasına rağmen Denizli'de ısrar ediyor. Ertuğrul Sağlam'a zaten git demek ayıp. Şenol Güneş'e de artık güveniliyor hemde Hugo Broos'tan sonra...


Artık Türkiye'de işler değişti. Yerli neyse yabancı da o. Yeter ki Türk Spor dünyası bu ezikliğin altına girip kendine güvenini kaybetmesin.

5.11.2010

Olmaz bu iş abi !



Türk futbolunun yanlış transfer takıntısı bu yılda da devam ediyor. Galatasaray da bu kervana katılıyor gibi. Geçen sene çok kaliteli transferlere rağmen başarılı olamadı. Takım oturmadı , sistem yenileniyor. Kabul edilebilir sebepler var ortada. Gelecek sezon için de eksikler tamamlanmaya çalışılıyor. En büyük eksik şüphesiz orta saha mevkiinde yaşanıyor. Bu açığı kapatmak için de Guti ile görüşüldüğü söyleniyor bir kaç günde.

Fazla uzun uzun yazmaya gerek yok. Guti'yi herkes biliyor , tanıyor . En azından hiç bilmeyen bile bir kere Star TV'de 21.45 kuşağında yakalamıştır , görmüştür. Şimdi çok olumsuz yanı var bu futbolcunun ve olası transferinin. Görmemek mümkün değil.

34 yaşında. 1976 doğumlu Guti. Çok çok fazla bir yaş futbol ve Galatasaray adına. Türkiye şartlarını da göz önünde bulundurursak , tecrübe ve baskı konusunda sıkıntı yaşamaz lakin mücadele ve kondisyon yönünden eksik kalabilir. Türkiye'de mücadeleye dayalı bir futbol var. İspanya'da tam tersi pasa dayalı bir futbol var. Dolayısıyla her maç 10 kişi oynarsa hiç şaşırmam. Elano mu , Guti mi ? Yüzde yüz Elano.

İkinci en büyük sebep özel hayatı. Yine Galatasaray araştırmıyor mu diyeceğim ama bu da mümkün değil. Guti'nin hayatının ve cinsel tercihlerinin ne olduğunu bilmeyen yok. Şimdi belki bu İspanya'da o kadar göz önünde bulundurulmaz. Çok konuşuldu tabii ama Türkiye çok farklı bir dünya. Farklı bir kültür, yaşam tarzı benimseniyor. Çok çok sıkıntı çeker Guti. Tamam ben saygı duyarım , sen saygı duyarsın ama ülkede öyle taraftar , insan profili var ki , anlatılmaz yaşanır... 

Olmaz abi olmaz bu iş.

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails